Başöğretmen
Yarı şaka, yarı ciddi, Mustafa Kemal, bir ara;
-Çocuk! Bir şiir de
Benim için yaz bakalım! Der,
Devrin coşkun şairi Behçet Kemal Çağlar’a.
Ve işte, bu şiiri okuyordu Çağlar,
O gün,
Florya’daki sohbet meclisinde ******’ün.
Savaş, zafer ve övgü dolu mısralar…
“Eşsiz Kahraman”, “Büyük Devlet Adamı”, “Ulu Önder”;
Özetle, iyi ve güzel
Her şey vardı uzun şiirde.
Gazi, memnun-mahcup Şair’e döner:
-Evet! Yanlış doğru bütün bunlar belki benim!
Ama unuttuğun çok önemli bir şey var;
Ben her şeyden önce, öğretmenim!
Nüzhet Erman
(Türk Dili, nr. 385, Ocak 1984, s. 83-85)
Yarı şaka, yarı ciddi, Mustafa Kemal, bir ara;
-Çocuk! Bir şiir de
Benim için yaz bakalım! Der,
Devrin coşkun şairi Behçet Kemal Çağlar’a.
Ve işte, bu şiiri okuyordu Çağlar,
O gün,
Florya’daki sohbet meclisinde ******’ün.
Savaş, zafer ve övgü dolu mısralar…
“Eşsiz Kahraman”, “Büyük Devlet Adamı”, “Ulu Önder”;
Özetle, iyi ve güzel
Her şey vardı uzun şiirde.
Gazi, memnun-mahcup Şair’e döner:
-Evet! Yanlış doğru bütün bunlar belki benim!
Ama unuttuğun çok önemli bir şey var;
Ben her şeyden önce, öğretmenim!
Nüzhet Erman
(Türk Dili, nr. 385, Ocak 1984, s. 83-85)